Sayın Coşkun, üyelerin(halkın) sesi değil, Cumhuriyetin sesidir

Sayın Bekir Coşkun’a 
Kılıçdaroğlu’na Açık Mektup… adli yazınızı okudum.

Saygı duyduğum,yazılarınız düzenli okuduğum bir yazarsınız.
CHP ile  ilgili çağrınıza, Üye olarak  ses vereyim dedim.

19 Mayıs’ta yeniden Samsun’a nasıl çıkmalı sorusunun cevabını vermişiniz.

“Kusura bakmayın ama bu kadrolarıyla, bu yapısıyla, bu tavırlarıyla, bu dağınıklığı ile CHP savaş mavaş veremez…”Diyorsunuz. Haklısınız.

Bu tespiti yaptıktan sonra anlaşılan tek basına çıkmasını istiyorsunuz samsuna. Yüz binler samsuna çıksa, örgütlü değilse, bir anlamı olacağına inanmıyorum. Kılıçdaroğlu 21 aydır genel başkan, yaptıklarına bakıyorum, Gazi Mustafa Kemalin Samsuna çıkısı ve yaptıklarıyla benzerlik kuramadım.Bu durumda  benim kurtuluş savası tarihimizi bir defa daha okumam lazım.

 “O zaman çıkın kürsüye… O salondaki CHP örgütüne bugünlerin bir Kurtuluş Savaşı süreci olduğunu hatırlatın…” diyorsunuz:

Unuttunuz sanırım 22 mayıs 2010 kurultayında Kurultay üyelerinin tamamının oyu ile seçildiğinde dediklerinizi yapmıştı.

Kılıçdaroğlu’nu Samsuna çıkarıyorsunuz ama, parti savaş veremez diyorsunuz.

Simdi Samsuna nasıl çıktığını, savası nasıl verdiklerini anlatayım.

3.11.2010 PM ne darbe vurdu. MYK nu istediği gibi atadı.

18.12.210 Karar verip 18 günde baskın kurultay yaptı.Kendini seçenlerin bir kısmı, tasfiye edildi Yılmaz Özdil’in dediği gibi paraşütle gelenler parti yönetimine girdi.
Bana ne diyebilirsiniz. haklısınız.

CHPli üyeler için bunların önemini nerden bileceksiniz.

Aday olan il,ilce yöneticileri istifa etsin diyenlere,aday olan PM üyeleri de istifa etsin diyecek haliniz yok ya. 70 il,300 ilce örgütünün hukuk dışı yollarla görevlerinden alınması, sizi ilgilendirecek değil ya.

Atanmış partili olmayanlar tarafından,İlçemin seçilmiş Tuncelili başkan ve yönetimi görevden alındı.Tunceli il yönetimini de görevden alıp yerlerine dersimlileri atayınca, Eyüp  ilce yönetiminin, görevden alış nedenini de anlamış oldum.Bende bunları  neden anlatıyorum ki;Sizi neden ilgilendirsin ki;

CHP Irak Teskeresine hayır demişti,Libya teskeresine evet demesi savaş değil mi? Libya teskeresine evet, örgütlerdeki hukuk dışı operasyonlar savasın ta kendisidir.Libya nasıl ele geçirilmişse, inanın CHP’nin bütün örgütleri öyle ele geçiriliyor.Tam dediğiniz gibi kurultaya darbe vurup,  26 şubatta hukuk dışı kurultayı  yapar, tüzüğümüzü  yok ederse istediğiniz yetkileri olacaktır.

1 marta Kurultay delegeleri değiştirecek tüzüğü bulamayınca cay içer evlerine giderler. Tek adam yönetimini isteyenler,kurultayla bir kez daha dalgasını geçer.

Kurultay partinin en üst organı,bütün üyeleri temsil edermiş kime ne:

Bürüksele çıkması,okyanus ötesine,AB ye heyetlerin çıkmasını, Samsun olarak görmediğiniz anlaşılıyor.Belki de herkesin  samsunu ayrıdır.

Eyüp’lü atalarımın Anadolu’ya nasıl geçtiğini biliyorum.Zamanı geldiğinde Muhtarlık yapmış Bedri Keskin amcamla birlikte, onun kayığı Anadolu’ya geçeriz.Türk Milleti bu savaşta da, samsuna Mustafa kemelini çıkaracaktır.

 “İyi niyetinize, dürüstlüğünüze, samimiyetinize, tertemiz kişiliğinize kimsenin itirazı yok… Her yerde, her zaman bunun tanığıyım…”Diyorsunuz.

Bu konuda aranıza girecek değilim.Benim basit iki ilkem var. onlara göre insanları derlendiririm.Sözü özü bir mi? “kişinin istir ayinesi lafa bakılmaz”

 TBMM de yapılan yürüyüşü görünce, benim aklıma devrimcilik oynayan çocukların, köydeki yürüyüşleri geldi.Anlamsız gözlerle izlemiştim.

 “O zaman bizler güvendiğimiz CHP olmadan, oyalanmadan, boşuna, umutlanmadan,kendi yolumuzu ararız…”Diyorsunuz.

Güveniniz  1 kişiye kaldıysa yandık derim.Oysa ben partimin il,ilce ve genel merkez örgütleriyle, üyeleriyle umut olmasını isterdim.Partimin program ve tüzüğüne uyan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan giden yöneticilerle umut olacağına inanıyorum.Ankara, İstanbul olmuş, Anadolu da cemiyet yoksa Kemali samsuna, busuna çıkarmış olmaz mıyız?

Gazi yörenizden vatansever insanları yollayın derken,sizin Kemal, Ankara’dan illere paraşütle vekil yolluyor.Vekillerin % 87 si atamayla belirlendi.

Bursalı CHPlilerin ne düşündüğüyle ilgilenecek değişiniz ya.

Tüm yetkileri isteyin…Tartışmasız…Sınırsız…İtirazsız…”

Bu yetkileri verenlerin kurultaylarla dalga  geçmesi normaldir.

Tüzüğe göre daha fazla yapılması lazım.Bu güne kadar yapılanların çoğu kurultay değildi.Ben olsam secimden sonra danışma kurultayını toplayıp, orada seçimleri değerlendirirdim.Partimin kongreler, kurultaylar yaparak halkımızın umudu olacağına inanıyorum.Si bakmayın 900 bin üyesi olduğuna,üstümüzde ölü toprağı olduğunda çoktandır yokuz biz.Kimse yok mu? Var. Var.. var…

Hürmetle ellerinizde öperim sevgi ve saygılarımla

Üye

 

Bu yazı Makaleler kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.