İlçede bir şekilde belirlenen delegelere itiraz varsa yapılır. İtiraz süreleri bittikten sonra delege listesi ile gider. Varsa ilde de itiraz edilir. İldeki itirazların süresi bitince il yönetimi de listeleri onaylar. Böylece listeler parti içinde kesinleşmiş olur. İlce ve ilin olayından gecen listeler ilce secim kuruluna teslim edilir. İlce secim kuruluna yapılacak itirazlar sonucu kanun güvencesi altında kesinleşir. Bu liste de olanlar kongrede oy kullanır.
Genelde parti içindeki seçimlere savcı, hakim ne de ilce secim kurulları karışır. İlce secim kurulu görevlileri ve hakimleri her şeyin farkındadır. Önlerine gelen itirazlara yüzeysel bakarlar. İtiraz edenler nasıl itiraz edeceğini bilir, ilgili maddeleri belirterek ilgili belgelerle itiraz ederlerse, hakimler gereğini yaparlar. Bunun dışında önlerindeki belgeler göre kararını verirler.
Büyükcekmece de, İlçede delege seçildim ama ilde silinip yerime su ismi yazmışlar itirazı yapıldı. 80 kişiyi ilde silip yerlerine başkalarını yazanlar mutlaka tedbirini alır. İtiraz edenlerin bu tedbirleri alması zordur. 80 kişi gidip hakkını aramazsa sonuç böyle olur.
Bu hukuksuzluğu, sahtekarlığı yapmak için önce mahalle delege listesi tutanağını değiştirmek gerek. Masa basında hangi mahallenin delegelerini değiştiriyorsanız o tutanağı da ona göre yaparsınız. Ona göre de ilçenin delege listesini yeniden yazarsınız.
İlce secim kuruluna bakan hakim, itiraza göre mahalle delege tutanaklarını da isteyerek kararını verir. İlce secim kuruluna yapılan itirazı hakim ret etmiş, listeler masa basında değiştirildiği haliyle kesinleşmiş. Düşünün; ben itirazımda mahallede seçildim ama ilde değiştirip başkasını yazmışlar diyorum. Hakim itirazımı ret etmekle, hayır sen yalan söylüyor, il ve ilce yöneticilerine iftira atıyorsun demiş olmuyor mu? Aslında biraz zamanı olan bir hakim her şeyi ortaya çıkarır. Anlayacağınız ilce secim kurullarındaki durum böyle;
Bu anlattıklarımız olan bitenin hikayesi; biz neticeye gelelim:
Hakim önüne gelen listede ilce ve il başkanlığının mühürünü görmüş yanına da kendi mühürünü vurup listeleri kesinleştirmiş. Delege listesinde 3 mühür vardır.
Kongre günü farklı bir liste ile secim yapmam için üç mühürü de listeye vurmam lazım.
İl ve ilce başkanlığına onaylatıp hakimin yerine de kendim bassam, kendimi aynı gün hapiste bulurum.
Yapılanlardan sonra ilçe yönetimi sorumlu görülerek görevden alınmıştır.
İlce secim kuruluna itiraz edildiğinde ilce yönetimi görevinin basındadır. Gelip gerekli düzeltmeleri yaptı mı?
Peki il yönetimi 80 kişinin masa basında yazılanlara itiraz yapıldığında gereğini yaptı mı?
Yapsalardı hakim itirazları ret etmezdi. Yaptıklarının arkasındadırlar.
İl yönetimi, secim kurulunda listeler kesinleştikten sonra ilce yönetimini görevden alıyor.
Yapılanları örtbas etmek için bundan güzel manevra yapılamazdı;
İl ve ilce yönetimi parti sucunun yanında SPK ya göre de suç islemişlerdir.
Bunu yapanların derhal disiplin kuruluna verilmesi lazımdı.
Ayrıca mahkemelere dava açılması gerekirdi. Genelde partililer mahkemelere falan gitmez yapan yaptığı ile kalır.
Masa basında, 160 insanla ( Çoğunun bilgisi yok) kalemle oynanmış, yapılanların ortağı il yönetimi görevde, masa bası delegelerinin katılımı ile kongre yapıldı. Hiç bir şey olmamış gibi gözümüzü, kulağımızı kapatarak daha ne kadar particilik yapacağız. CHP’nin üyeleri düşünmeli, gereğini yapmalıdır
Yapılan hukuksuzluğa, seçimlere hile karıştırmaya genel merkez yönetimi de izleyerek ortak olmuştur. Bir çok yerde bu ve benzeri hukuksuzluklara parti yönetimi bir şey yapmamıştır.
Parti yönetimi de partinin tüzük ve programına aykırı hareket etmektedir.
Hak hukuk tanımaz bir yönetim ancak hukuksuzluk yaparak görevde kalabilir.
İl ve ilçelerde hukuksuzluk yapanlar da, CHPli olmayan parti yönetimi tekrar seçilsin diye yapmaktadır. Üyeler, 15 kişi meclis üyesi olacak diye bu kavgaya girmemelidir. Parti yönetiminin önseçim yapmaya niyeti yoktur. seçilen yönetiminde görevde kalma garantisi yoktur. Önseçim olsa bu kavgalarda olmaz. Üyeler, parti yönetiminin şimdiden önseçim kararı alması için gerekeni yapmalıdır.
Üyelerin, halkımızın çıkarına olan, birlik ve beraberlik içinde milletimize güven verecek kadrolarla, belediye başkanlığını tekrar partimizin kazanmasıdır.
CHP Büyükcekmece örgütüne büyük darbe vurulmuştur. Parti barısı birliği büyük yara almıştır. Bu yara geçiştirilemez. Önümüzde yerel secimler var; mutlaka tedavi edilmelidir. Her kim hukuksuzluk yapar, birliği bozar partiden uzaklaştırılmalıdır.
Hak hukuk tanımaz parti yönetimi görevde kaldığı sürece partide barış olmayacaktır. Hukuk yoksa, üyesine, komşusuna kazık atanlar olduğu sürece, parti ne bizim ne de milletimizin özlediği parti olur. Partide barısı sağlamak, program ve tüzüğüne uyan, Atatürk ün yolundan giden, çalışma ilkelerimizdeki (Tüzük 5. madde) niteliklere uygun yöneticiler seçmek hepimizin görevi olmalıdır. Bir olalım diri olalım, Bölen bizden değildir.
Mazlum Vural 27.04.2012