Sevgili CHPliler,
Kılıçdaroğlu başkanlığındaki kadroları göreve getiren Baykalcılardı.
PM ve il ve ilce örgütlerine, son olacakta 26 şubat arena şov ile partinin en yüksek organı kurultaya darbeyi bu kadrolar vurdu.
Bu kadrolar kaset komplosu sonrası göreve getirildi.
Onur Öymen bunun olacağını Baykal’ın 3 yıl önce haberdar olduğunu açıklamıştı. Operasyonun CHP ye karsı yapıldığı ortada.
Peki bunlar olurken 15 yıl partinin genel başkanlığını yapmış Baykal ve Baykalcılar ne yaptı.
Genel başkanlıktan istifa eden Baykal neden millet vekilliğinden istifa etmedi? Hala da vekil. Parti temsilciliğini bırak bütün milleti temsil eden milletvekilliğini bırakma, ne erdemli davranış değil mi? Düşünün;
Hak hukuk tanımadan partiyi yöneten Kılıçdaroğlu başkanlığındaki kadroları seçen, partiye vurdukları darbelere ses çıkarmayarak hatta destek veren Baykal ve Baykalcılar olduğu için bu kadrolara yeni Baykalcılar diyorum.
CHP, 12 Eylül 1980 yönetimi tarafından kapatılmış, 1992 de yeniden acılan parti Cumhuriyeti kuran parti olmaktan çoktan uzaklaşmıştı. Hepimizi bunu biliyorduk.
Y-chp dedikleri Baykal’ın partisinin adıdır. Partinin adına yeni-chp dedikleri için yöneticilerine de yeni Baykalcılar diyorum.
Bu kadrolar SHP-CHP yi iktidardan indiren, partiyi barajın altında bırakan kadrolar. Bu kadrolarla parti iktidar olmaz. Olsa bile aynı filmi bir kez daha seyretmiş oluruz. Bugün seçeneksizlikten, CHP yi umut olarak görmek isteyen halkımızın bir kısmı partiye oy vermiş ve verme arzusu içindedir.
Parti Baykalcı kadrolarla 2002 seçimlerindeki olumlu koşullarda bile % 20, 2007 de yine % 20 ol almıştı. Baykal’a rağmen son seçimlere giderken partimizin oyları yükselmeye başladı. Tam bu sırada kaset komplosu yapıldı.
Yeni Baykalcıların göreve getirilmesi ile partinin oyu yükselişten inişe doğru gitmeye başladı. Partide yapılan operasyonlarla CHP ile ilgisi olmayanlar il ve ilce örgütlerine getirildi. Yine aynı yöntemle partinin iradesi gasp edilerek, CHP ye düşman, onun yaptıklarını yıkmayı görev bilen kadrolar vekil yapıldı.
Peki bu operasyon olmasaydı da parti yönetimine kurucu önderinin izinden giden kadrolar yönetime gelseydi ne olurdu bi düşünün:
İste kaset komplosu, partide haksız ve hukuk yapılan operasyonlar halkımızın gerçekten umudu olmasın diye yapılmaktadır.
Bu kadrolar, engellenip görevlerinden alınmazlarsa yerel seçimlerde de CHPli belediyelere büyük darbe vuracaktır. Secimi kazanan kadrolarda partili olmayacaktır. Peki ne yapmalı?
Üyeler görevini yaparsa partiye vurulacak darbeler önlenir. Kağıt üstünde yazılan delegeler partiye vurulan darbeleri engellemedi, engellemezler de
Baykal ve Baykalcılar bu operasyonun arkasındadır. Onlardan da umut yoktur. CHPliler illa da bir şeyci olacaklarsa Kemalist olmalıdırlar.
Partinin gerçek sahibi üyeler ve Türk milletidir.
Partinin tüzüğüne, programına ve ilkelerine uymayanlara CHPli denmez.
Her kim bunlara uymaz değiştirilmeli göreve CHPliler getirilmelidir.
Aynı zamanda seçmen olan üyeler yerel yönetimler dahil milletvekili seçimlerinde adayları mutlaka kendileri belirlememdirler.
Kendi adayını belirleme hakkı üyenin olmayacakta kimin olacak.
Bunu her fırsatta talep etmeli parti yönetiminden derhal bundan sonra adayların önseçimle belirleneceği kararını çıkarmalıdırlar.
Kendine güvenen, gerçekten halkına hizmet etmeyi düşünenler üyelerden kaçmaz önseçimle seçilmeyi göze alır. Halkçılık demokrasi laflarını sakız gibi çiğneyen üyesinden (halkından) kaçanlarında maskeleri düşer.
Sakat olan masa basında yazılan delege, hukuk dışı yapılan parti içi seçimleridir.
Önseçim yapılırsa bir sakatlık olmaz. Önseçim olursa kim olursa olsun parti üyesi aynı zamanda seçmen olanlar oylarıyla kendi adaylarını belirlemiş olacak.
Üye olarak benim hakkımın gasp edilmesini istemiyorum. Benim kime oy vereceğime parti yönetimi Ankara’dan karar veremez. Derhal önseçim kararı alın, secim tartışmalarını bakın. Parti belediye seçimlerinde nasıl başarılı olur iktidar nasıl oluruz onun çalışmasını yapalım. Parti yönetimi kendine güveniyorsa yapsın listesini girsin istediği yerde önseçime girip seçilsin.
Partimizi nasıl iktidar seçeneği haline getiririz? Katledilen siyaset bilimcisi CHPli hocamızı anıp partiyi nasıl umut haline getireceğiz, bakalım.
“Artık ANAP ve DYP gibi partilere verilen her oy “kayıp oy’dur.
Ve o ayıpların günahı, toplumu ideolojisi, somut çözümleri ve demokratik yapısı ile tutarlı bir “Kemalist secenek’ten yoksun bırakan DSP ve CHP gibi partilerindir. Koyun toplumun önüne Atatürk’ün seçeneğini; Uğur Mumu’nun arkasında ayakları ya da kafaları ile yürüyen milyonlarca kişiyi Kemalizm bayrağı altında bir araya getirin ve bakın bakalım toplum ‘hangi modeli’ seçiyor!” BIRTÜRKÜN ÖLÜMÜ Sayfa 65 Ahmet Taner Kışlalı 1996 Ümit yayıncılık 2.baskı 1998
Mazlum Vural CHP IST/Eyüp ilçesi üyesi