Sevgili CHPliler
Yapılan toplantı parti hukukuna aykırı, kurultay değildir. Buna başkan ve ekibinin şov toplantısı demek daha doğru olur. İl ve ilçelerde hak hukuk tanımayanları partine sahip çıkarak yönetimden uzaklaştırıp yerlerine tanıdığın hukuka uyanları seçtiğinde gerçek kurultayların önümü açmış olursun.
İl ve ilçelerinize bir bakın. Kanun gereği kongrelerin 2 yılda bir yapılması gerekiyor. Yapılmış mı? Gelişmeleri yakından takip her şeyi kendin gör.
Simdi birisi atlayıp ama 1 yıl uzatılabiliniz diyebilir. Tabi ki uzatıla bilinir. Fakat uzatılmayı gerektirecek neden ve parti yönetiminin aldığı bir erteleme kararı da yoktu. Bunlar olurken Cumhurbaşkanlığı secimi bitti. Simdi parti yönetimine karsı yükselen sesleri bir şovla yok etme filmi çevriliyor. Partideki haksızlığa hukuksuzluğa itiraz etmeyen şekilsel itirazlar eden numaracılar olağan üstü kurultay çağrısı ile filmi başlattı. Bugünkü yönetimini seçen hukuksuzluklarının ortağı olanlar kurultay adını verdikleri şovla hukuksuzluğu yapanların yönetiminin devamına evet diyecekler. Bu filizleri çok seyrettin.
Bulundukları illerde ilce kongrelerini toplamayan, sonrada il kongrelerini yapmayan il başkanları şova destek acıkmaması yapmış.
Ne güzel oyun değil mi? Parti hukukunun emrini yerine getirip kongreni,kurultayını toplama şov yap. Parti yönetimi ile işbirliği içinde olan vekiller, delege yapısını bil ipte bu yapı ile olağan üstü kurultay isteyenlerde hak hukuk tanımayan parti yönetiminin suç ortağıdır. Daha önce benzerleri gibi partiyi diktatörce yönetenlerin yerlerinde kalmalarını sağlamaktan başka bir şey yapmamış olurlar.Numaracılara dikkat.
Parti sucunu isleyenlerin(bazıları numaradan karsı gibi gönenerek) kendi kendine baskın şov toplantısıyla yollarına devam kararı alacak. Film aynı film.
Takip eden bilir bu nedenle belediye seçimleri sonrası bir çok yerde mahkeme kararlarıyla kongreler yapıldı. Zamanında kongresini yapmayan bütün il ve ilce yönetimleri parti hukukuna aykırı hareket ettikleri için parti sucu isledi.
Partinin genel merkez yönetimi de hukuksuzluğun bası olduğu için hukuksuzluğu sürdürmeye devam ediyor. Bazı yerlerde de normal kongreler yapılsın demeden imza toplayarak olağan üstü kongre toplama yoluna gitti. Bu çabaların parti içinde çatışma ve kaos yaratılmasından başka bir ise yaramaz.
Parti içinde muhalefet söylemini kabul etmiyorum.
Mücadele partinin hukuk ve ilkeliğine uyanlarla uymayanlar arasında olmalı.
Her kim hukuka uymaz derhal yönetimlerden partilerden uzaklaştırılmalıdır.
Gelelim kendilerini parti içi muhalefet olarak adlandıran kişi ve grupların tavırlarına:
Bunlar üç beş kişiyi hedefe koyup bütün eleştirilerini bunlara yöneltirler.
Sanki bunlar olmasa CHP üyelerin ve halkımızın özlem duyduğu parti olacak.
Ben sayıyı 25 e çıkarayım. 25 isi olmazsa parti halkımızın amudu olur mu?
Bu yönetimi Baykalcılar göreve getirdi. Eskiden numaradan karsı olanlarda yönetimde. Baykal’ın, Sav’ın olanlara bir itirazı da yok. Yeni Baykalcılar dediğim Kılıçdaroğlu başkanlığındaki kadrolarla birlikte hedeflenen yönde partiyi yönetiyorlar. Yeni chp dedikleri de Baykal’ın partisini adıdır.
Mücadele, Baykal’ın yeni chp sini Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu CHP haline getirme mücadelesidir. Partide kişilerin isimleriyle anılan bütün parti grupları partiyi parçalamaktan başka bir sonuç doğurmamıştır.
CHPliler illa da bir şeyci olacaksa Kemalist olmaya çalışmalıdırlar. Partide birlik ülkede birlik ilkesine göre hareket etmelidir. Bölen bizden değildir.
Partinin temel problemi nedir
Partide hukuk yoktur. Yöneticiler tüzük, program ve ilkelerine uymuyor. Hukuk dışı yollarla parti yönetimine gelmiş yöneticiler, üyelerin hak ve hukukunu gasp ederek partiyi diktatörce yönetiyor. Siyaseti tıkadıkları için tabandan (üyelerin içinden) eşit koşullarda özgürce seçilip parti yöneticisi, vekil olan yok. Partide, belli sayıda delegenin onayı olmadan il, ilce ve genel başkan adayı olamazsınız. Blok liste yöntemi ile yapılan, il, ilce yönetim kurulu üyeliği, PM seçimlerinde özgürce aday olup, blok listedekilerle eşit koşullarda secim yarısına katılamazsınız.
Keşke partinin problemi birkaç kişi olsa, bunları uzaklaştırmakla da çözülseydi.
Masa basında yazılan kurultay delegeleri de problemi çözmez. Onların çoğunluğu hak hukuk tanımadan partiyi yönetenlerin masa basında yazdıklarıdır. İl ve ilçelerde üyeleri birbirine kırdırıp hukuka göre yapılan kongrelerde görev yapmış kişilerdir. Kendin çal kendin oyna misali yapılan şov kurultaylar da problemi çözmez.
Partinin başarısız olduğu secimler sonrası, yada partinin ilkelerine karsı parti yöneticilerinin yaptığı eylemlerde parti tabanının isyanı baslar.
CHPli olmayan partinin ilkelerine göre hareket etmeyen yönetimlerle umut olamayacağını düşünen taban harekete baslar.
Tabanın Partimize umut bağlayanların bu hareketi böyle düzmece kurultaylarla etkisiz hale getiriyor. Onun için dır ki kurultaylarla problemin çözülmediğini görenler kurultay yapılmasın gibi yanlış bir düşünceyi savunmaya başlarlar.
Partili il ilce ve genel merkezde işbirliği içinde yönetenler harekete geçer.
Kurultay delegelerinin çoğu parti sucu islemiş parti sucu isleyen parti yönetimlerinin işbirlikçilerinden oluşur. Yine masa basında vekil, belediye seçiklerinde atanarak aday yapılanlar bunlardır.
Tek bir çözüm var.
Üyeler kağıt üstünde üye olmaktan çıkacak, eşit haklara sahip bireyler olarak partiye seçip çık.Partideki hukuksuzluk sürdükçe ülkemizdeki hukuksuzluklara verilen tepkinin boş laftan öte bir anlamı olmaz. Hukuksuzluğa haksızlığa yeter de. Genel ve yerel seçimlerde adaylarını bütün üyelerin katılacağı önseçimle seçersen olumsuzluklar problemler çözülmeye baslar.
Dürüst, çalışkan, hukuka, partinin ilkelerine uyan, senin ve mahalledeki insanların güvenini kazanmışları aday yap ve seç. Önseçim yaptır.
Ya üye olacak görevini yapacak, kendi umudunu kendin yapacaksın, yada film seyreder gibi seyretmeye devam edeceksin.
Karar senin üye………..
31.8.14
Mazlum Vural CHP IST/Eyüp ilçesi üyesi
